avukat

bulut bey
avukat kelimesi sözlükte ''Mesleği hukuki işlerde ücret karşılığı yol göstermek, hakkı savunmak olan, kendisine kanunen savunma hakkı tanınmış kimse'' anlamına gelir http://lugatim.com/s/AVUKAT.

avukat kelimesi esasen latince bir kelime. Latinceden italyancaya geçmiş. avvocato kelimesi italyancadan dilimize girmiş. daha eski tarihlerde avukatın karşılığı olarak ''muhami'' kelimesi kullanılmış.

avukatlığın ilk olarak antik yunan'da ortaya çıktığı söylenir. sokrates'in savunması ilk müdafaa olarak değerlendirilir. bu hususlar işin doğrusu pek de önemli değil en azından benim için.

bizde ortaya çıkışı tanzimat fermanının ilanı ile birlikte olmuştur. tabi bu tarihlerde ortaya çıkan 'vekillik' , 'müdafiilik' vasıfları profesyonel ruhsatlı bir kamu görevi, bir iş kolu olmayıp 'dava vekilliği' , 'müdafii' gibi kavramlarla ortaya konulmuş ve bu görevlerin icra edilebilmesi için mektep mezuniyeti şart koşulmamıştır. cumhuriyet'ten önce de bir kısım illerimizde baro kuruluşlarının ortaya çıktığı görülmüştür. fakat kurumsal olarak baroların ortaya çıkışı cumhuriyet ile birlikte olmuştur.

kısa tarihsel bilgiden sonra avukatlıkla ilgili birkaç kelam edelim. önce şunu söyleyelim. halihazırda hukuk sisteminde avukatlık vazgeçilmez bir unsurdur. bu hem sistem olarak hem de sistemsel çarpıklıkların ortaya çıkardığı sonuçlar açısından böyle. avukat herkese lazımdır, herkese muhakkak lazım olur, her an herkesin avukata işi düşebilir.

avukatlık çok enteresan meslektir. kimseye yaranamazsınız. adamı ipten alırsınız yine de yaranamazsınız. ne müvekkile ne karşı tarafa ne hakime ne savcıya ne de memura yaranamaz avukat. avukat kısaca kimseye yaranamayan insandır :) avukata saygı özellikle son zamanlarda ortadan kaybolan bir şey.

avukatlık hem kamu görevlisi hem de serbest meslek niteliğinde bir meslektir. bu hususlar avukatlık kanununda izah edilmiş.
1136 sayılı Avukatlık Kanunu md. 1 ve 2:
''Avukatlığın mahiyeti:
Madde 1 – Avukatlık, kamu hizmeti ve serbest bir meslektir.
(Değişik ikinci fıkra: 2/5/2001 - 4667/1 md.) Avukat, yargının kurucu unsurlarından olan bağımsız savunmayı serbestçe temsil eder.
Avukatlığın amacı:
Madde 2 – (Değişik birinci fıkra : 2/5/2001 - 4667/2 md.) Avukatlığın amacı; hukuki münasabetlerin düzenlenmesini, her türlü hukuki mesele ve anlaşmazlıkların adalet ve hakkaniyete uygun olarak çözümlenmesini ve hukuk kurallarının tam olarak uygulanmasını her derecede yargı organları, hakemler, resmi ve özel kişi, kurul ve kurumlar nezdinde sağlamaktır.
Avukat bu amaçla hukuki bilgi ve tecrübelerini adalet hizmetine ve kişilerin yararlanmasına tahsis eder.

toplumda avukatlar hakkında pek çok yanlış bilgi var. galat-ı meşhur olmuş çok sayıda bilgi mevcut. özellikle son zamanlarda yayınlanan muhtelif dizi ve filmlerde yer verilen avukat karakterleri üzerinden ve ayrıca daha önemlisi hukuktan bihaber toplumumuzda yanlış anlamalar ve ön yargılar sebebiyle bu galat-ı meşhurlar ortaya çıkmış ve halen derinleşerek devam etmektedir.

yapılan en önemli yanlışlardan biri belki de birincisi avukat ile müvekkilinin özdeşleştirilmesi. avukat ücret karşılığı hukuki hizmet sağlayan bir kamu görevlisidir. ücretini alarak her türlü dava ve hukuki işi uhdesine alabilir. bu durum avukatın müvekkiline şahsıyla birlikte bir bütün olarak onun eylemlerine iştirak ettiği anlamına gelmez. misal; a şahsı b şahsını öldürüyor. a şahsı filanca mahkemesinde yargılanıyor. c şahsı avukat olarak a şahsının müdafiiliğini ücret-i mukabilinde üstlenmiş. bu olayda c şahsı cinayeti değil cinayetten yargılanan sanığın yasal haklarını savunur. c şahsı, a şahsının öldürme fiili ile alakası bulunmayan masum, ücreti karşılığında ekmek parasını kazanmaya gayret eden bir kamu görevlisidir. c şahsı a'nın suçuna iştirak etmediği gibi avukatlığını üstlenmiş olması onun bu fiili onayladığı anlamına gelmez. savunma hakkı kutsaldır ve herkesin (suçu-eylemi ne olursa olsun) savunma hakkı vardır. adil yargılanma hakkı herkesin tabi bir hakkıdır. dolayısıyla avukat bunu temin eden en önemli unsurdur. bu sebeplerle müvekkili ile avukatı özdeşleştirmek büyük cahilliktir. bunu yapmayınız.

diğer yanlış ise avukatların çok ve haksız yere para kazandığı algısıdır. bugün itibariyle hukuk fakültelerinin sayısı neredeyse 100'e yaklaşmış. her yıl yaklaşık 20 bin hukuk mezunu var. Türkiye' de 81 baroya kayıtlı avukat sayısı 144 bin civarında olduğu söyleniyor (bu akp'nin marifetidir, her şehre hatta bazı ilçelere üniversite kurulmasının bir yansımasıdır). dolayısıyla bugün itibariyle rekabetin en ağır bastığı iş kollarının belki de birincisidir. bu ortamda avukatlık kazançları zaten bir hayli düşmüş olup çok sayıda meslektaşımız geçim sıkıntısı yaşamaktadır. son yıllarda yaşanan avukat enflasyonu sebebiyle ve başka diğer etmenlerden kaynaklı olarak avukatların çok para kazandığı iddiası tamamen yanlıştır. öte yandan avukatın hak etmediği ücretleri talep ettiği algısı da tamamen hatalıdır. en basit dava bile bugün itibariyle 2 yıl sürer. bazı davaların 8-10 yıl sürdüğü düşünüldüğünde avukatın çalışmasını emeğini mesaisini bir nebze anlamış oluruz. dolayısıyla avukatlık ücretleri bugünkü piyasa koşullarında belki en az artış yapılan alandır. yani avukatınızla kurbanlık pazarlığı gibi pazarlığa girişmeyin avukatın canını sıkarsınız, kafanızda sizi 'cimri müvekkil, cahil insan' diye tanımlar ve ona göre muamele görürsünüz. ayrıca insanların avukatın ücretine neden bu kadar takıldıklarını anlamak güç. neticede bu profesyonel bir meslek dalı. saygın ve son derece önemli. avukatların hiçbir meslek dalının kazancı ile ilgili olumsuz bir tavır takındığını görmedim. fakat tersine çokça şahit olduk oluyoruz. avukat hak ettiğini elbette kazanacak.

avukat, müvekkilin -hukuk çerçevesindeki- talimat ve istekleri ile bağlıdır. kafasına göre iş yapamaz. kafasına göre beyanda bulunmaz. örnek adam karısından boşanmak istiyor. hiçbir avukat sen boşan veya boşanma demez. boşanmak isteyen adamın davasını bildirdiği yönde açar. boşanma davalarında sıkça rastlanan durum erkek veya kadın boşanmak istediği eşi ile sonradan barışır fakat dava başlangıcında söylediği boşanma sebepleri sonradan kafasına dolanmış :) . diyor ki eşine ''efendim bunları sana ben söylemedim'' öyle mi karıcığım/kocacığım, ''peki kim söyledi'' ''avukat öyle yazmış''. böyle bir şey olmaz laa :). avukat nerden bilsin senin eşinle ne yaşadığını yanında mıydı. avukat müvekkilin yaşadığı olayları hukuki veçheleri ile ve hukuki bir dille yazılı beyana döker müvekkilinin söylemediği hiçbir şeyi dilekçeye yazmaz.

avukatlık türkiye'de bugün itibariyle can çekişen bir meslek dalıdır. bu hem sistemden hem de bazı avukatların çapsızlığından kaynaklanıyor. elbette ağırlıklı olarak yukarıda bahsettiğimiz avukat enflasyonundan kaynaklanıyor. barolar da maalesef etkin ve yeterli tedbirleri almıyor (neden çünkü tbb başkanlığını işgal eden zatın osman kavala ve selahattin demirtaş'ı savunmak gibi daha mühim işleri var).

hukuk fakültesi 1. sınıfta -illa ki- sorulur. mezun olunca ne olacaksınız. 200-300 kişilik amfiden sadece 1-2 kişi avukat olmak ister. ama mezuniyetten sonra 200 kişilik kontenjandan 195'i avukat olur :). bu iş böyledir. avukat olmak isteyen de olur istemeyen de olur. o yüzden gençler sakın laa. sakın hukuk filan yazmayın olum. gençliğinize yazık etmeyin (babası zengin olanları ayırıyorum, siz yazın kardeşim size her bölüm mübah). vallahi sürünürsünüz. aman aman :)

her şeye rağmen hukuk herkese lazım. yetkin, dürüst, namuslu, adil hukukçularımıza ihtiyacımız var. hukuk ve adaletin tecelli ettiği günleri görmek dileğiyle tüm avukat meslektaşlarıma sevgi ve saygılarımı sunuyorum. avukat olmayanlara da sunuyorum :)




bibliyofil

hafiz
Fransızca kökenli bir kelimedir. Anlamı ise şöyledir ; kitapsever anlamına gelir.tdk sözlüğünde ise kitap dostu,kitaplara düşkün anlamına gelir. Aldığı yada okuduğu kitapları çevresindeki insanlara aktarmayı seven paylaş kişidir.
Böyle kimselere kitap kurdu da denilir.çünkü kendi alanında sürekli okuyan yazan çizen kimseler kitapla dost olmuştur.o yüzden en iyi arkadaş kitaptır derler.
Dinimizde okumayı,öğrenmeyi,tefekkür etmeyi şiddetli tavsiye etmiş ve "hiç bilenle bilmeyen bir olur mu ?" Diyerek okumanın değerini ortaya koymuştur.

tebyin

hafiz
Sözlükte "açıklamak,beyan etmek,gerçeği ortaya koymak"gibi manalara gelir.tebyin,Peygamber Efendimizin Kur'an ile ilgili görevlerinden biridir.[nahl 44.ayet]allah,kur'an-ı ,Peygambere insanlara açıklasın diye indirmiştir.[nahl 44.ayet]Peygamber Efendimizin bu görevini,Sözlü ve uygulamalı olarak en iyi şekilde yerine getirmiştir.
Örnekler; Kuran-ı Kerim'de " Ey iman edenler! Cuma günü namaz için seslenildiğinde,alışverişi bırakarak allah'ın zikrine koşun."[cuma 9.ayet]ayetiyle cuma namazı Müslümanlara farz kılınmış, fakat bu namazın nasıl kılınması gerektiğini açıklamamıştır.peygamber efendimiz ise cuma namazının 2 rekat kılınacağını ve bir de hutbe irat edileceğini beyan etmiştir.
Kuran-ı Kerim, gücü yetenlere haccı farz kılmış,[al-i -imran 97.ayet]Peygamber efendimiz ise hac vaktini,hac kıyafetini,tavafı,Arefe ve muzdelife'deki hac ile ilgili amelleri açıklayarak, Müslümanlara,hac farizalarını açıklandığı şekilde ifa etmelerini emretmiştir.

türk

bulut bey
Türklük bir etnisite değildir. Türklük bir ırk değildir. Türklük bir kültür değildir.

Türklük sadece ve sadece islam'ın kılıcı olmayı ferdin kendi hür iradesi ile seçmesidir. Bu yönüyle Türklük ihtiyari bir şeydir.

Şimdi birileri ne diyor. "türk kürt laz Çerkez roman..." filan. Değil mi. Böyle 30 tane sayıyorlar. Bu sayma arasına ermeniyi rumu alamıyorlar. Alsalar da çok göze çarpmasın diye sonlara saklıyorlar. Türklüğü etnisite yapmak isteyenler kimdir. Bunu neden becermek istemektedirler. Bunu anlamamız lazım.

Türklük dediğimiz zaman Müslümanlık demiş oluyoruz. Türklük bir yerde islam bir yerde değil. Bunu ferd bazında anladığımız zaman baya bir yol katetmiş oluruz. Öte yandan bunu millet hayatımıza tezahür ettirdiğimiz zaman bütün dünyanın gıpta ile baktığı bir ülke oluruz.

osmanlı devleti ve islam

hafiz
Osmanlılar daha ilk baştan kurucu unsur olarak Türk etnisitesindendir.(diyanet ank osman gazi)
osmanlı devleti,müslüman liderlerin yönettiği,halkının büyük çoğunluğu müslüman olduğu,yürütmede islam'a itibar eden yani genel olarak kur'an ve sünneti esas olan bunun yanında örfi hukuki'da yürütmede kullanan bir devlettir.allah yolunda cihad etmiş,islam'a hizmet etmekle iftihar etmiş, kafirlere karşı cenk meydanlarında korkusuzca savaşmış, kafirlerin kalbine korku salmış ve bir kimse türkse kesinlikle müslümandır veya osmanlıdır intibahı uyandırmış bir devlettir.bunun yanında camilerin,medreselerin,ihya edildiği bir devlettir.peygamber efendimizin sahih hadisi olan istanbul fethi ile ilgili rivayete muhattap olmuş bir devlettir.

yıkılışından bir asır geçtikten sonra,osmanlı'nın iyiliği yada kötülüğü hakkında aşırı uç görüşlerin olduğu ve
isteyen istediği kadar belge oluşturabileceğini biliyoruz.

mü'min ise konuya şöyle bakmalı;
islam'ın altı asır boyunca dünyan'ın bir çok yerine ulaşması için allah, osman gazi'nin çocuklarını seçmiştir.bu onlar için elbette şereftir.
selçukluyu ,abbasileri,emevileri,karahanlıları,ve birçok türk-müslüman devletlerini seçtiği gibi.''Onlar geçmiş birer ümmettir. Kazandıkları kendilerine, sizin kazandıklarınız da sizedir. Onların yapmış olduklarından sorumlu değilsiniz ''(141.ayet bakara)buyuruyor rabbimiz.
osmanlı hiçbir zaman dinin karşısında durmadı laik bir tavır sergilemedi bazı itikadı değil ama fıkıh alanında bazı yanlışları olmuştur.bu da en nihayetinde onların hatalı müslüman olabileceklerini göstermektedir.

islam devleti'nin en ideal örneği medine'de rasulullah efendimizin kurduğu ve raşit halifelerin sürdüğü devlettir.çünkü hakiki manada islam devleti onların kurduklarıdır.ondan sonra olanlar ise hakiki manada değil saltanat ve halifeliğin olduğu suri bir devlettir.
allah kendi yolundan ayırmasın günahlarımızı affeylesin.dinimize hizmet edenlerden allah razı olsun.

maarif

bulut bey
(bkz: Milli eğitim bakanlığı) yerine maarif ifadesini kullansak. Hatta bakanlık yerine nazırlık yahut nezaret ifadesini tercih ederim. Yani maarif nezareti yahut maarif nazırlığı. Bakan değil nazır. Bakanlık değil nezaret gibi. Hem estetik hem de yapılan işin öyle eften püften bir iş olmadığını çok daha iyi yansıtan ibareler.

çanakkale şehitlerine

bulut bey
"bedrin aslanları ancak bu kadar şanlı idi" mısraı. Mezkur mısra mehmet akif'in Çanakkale şehitlerine hitaben yazdığı şiirde geçer. Bazı art niyetli zevat bu mısra sebebiyle mehmet akif'i tefe koyar. Bu şahısların bir kısmı bunu idrak yoksunluğundan yapıyor. Onlar için sadece allah akıl fikir versin diyorum. Bazıları da kasıtlı yapıyor. Neden. Çünkü mehmet akifle husumetleri var. İstiklal marşı ile görülecek bir hesapları var. Bu meyanda ikinci sırada saydığımız kesim için ise allah belanızı versin diyorum.

Neden Mehmet akif bu mısrada uhud demiyor neden hendek demiyor. Asr-ı saadette peygamberimiz (sav) 'in bizzat bulunduğu savaş sadece bedir değil. Neden bedir diyor. Diyebiliriz ki bedir ashabı övülmüştür. Bu hakikatten mülhem akif de Çanakkale şehitlerimizi övmek adına bediri zikretti. Olabilir. Ama bana daha evla gelen yorum ise şudur. Peygamber bedir gazvesinden önce şöyle dua etti: Ey Allâh'ım! Bana olan vaadini ihsân eyle! Allâh'ım! Bana zafer nasîb et. Ey Allâh'ım! Eğer ehl-i İslâm'ın bu topluluğunu helâk edersen, artık yeryüzünde Sana ibâdet edecek kimse kalmayacak. Çanakkale'ye dönelim. Bir baksak ki Müslümanların bedir gazvesinden önceki hali ile Çanakkale savaşından önceki halin birbirine çok yakın olduğunu görürüz. Yani Çanakkale geçilseydi türk milleti istiklal harbini veremeyecekti. Bir vatanımız dolayısıyla dinimiz de olamayacaktı. Hadise bu. Ama nasipsiz adamlar bu mısranın manasını bilemez. Bilemediği için de akifi tefe koyar. Ne deniyor bu mısrada. Kahraman türk ordusu sizden üstün ancak bedrin aslanları. Siz kafirle çatışıyorsunuz ne büyüksünüz. Ne büyüksün ki kanın kurtarıyor tevhidi. Mana bu. Temiz zihniyetli bir Müslüman bunu şıp diye anlar. Ama zihni mülevves ise yahut zihni baştan itibaren bozuksa elbette Mehmet akifi tefe koyacaktır.

sadullah ergin

bulut bey
Son günlerde çokça tartışılan eski Adalet bakanı. Özellikle ergenekon süreci ile anılan ve chp kesimi tarafından antipatik bulunan bir siyasetçi. 2023 genel seçimlerine chp Ankara milletvekili adayı gösterildi. Deva kontenjanından. Chpliler ise isyanda. Ne diyorlar. "efendim nasıl olur da bu Sadullah ergin Atatürk'ün çankayasından aday yapılır". Tartışma bu. Mezkur şahıs elbette güncel siyaset açısından sembol bir isim. Silivri'de nagehan alçı ile pinpon oynaması ile meşhur.

Bu kıssadan hisse ne olmalı. Buna bakmamız lazım. Elbette kendimizi ciddiye alıyorsak. Şimdi birileri aday yapılıyor. Seçmene dikte ediliyor. "sen buna tıpış tıpış oy vereceksin istersen verme nefret ettiğin siyasi parti seçilir, keyfin bilir ey seçmen, al sana demokrasi". Bunu diyorlar insanlara. Halihazırdaki sistem tıpkı abd sistemi gibi iki partili sistemi dayatıyor. Bunun tezahürlerinden birisi bu tartışma. Aynı mesele akp listelerinde de var. Orada kime karşı çıkılıyor mesela özlem zengine. Ama bakıyorsunuz ki bu isimler bir şekilde hem de en garanti yerlerden aday yapılıyor. Demek ki millete sürekli olarak bir şeyler dayatılıyor. Dolayısıyla Türkiye'de şayet güncel siyaset anlamında bir seçimden sağlıklı sonuç çıkacak ise bu ancak geçersiz oyların çok yüksek çıkmasıdır.

Seçmen ne demektir. Seçenekler arasında tercih yapan.

İstiklal ancak ve ancak reyle ve de ihtiyarla olur.

bizâtihi

sivri
"Bizatihi" Türkçeye Arapça'dan geçen bir kelime olup, "kendisi, şahsen, bizzat, doğrudan doğruya, kişisel olarak" gibi anlamları taşır.

Örnek cümle: "Bu bilgiyi bizatihi kendisinden aldım."

meral akşener

bulut bey
yakın siyasi tarihimizi hatırlayacak olursak bugün yani 3 mart 2023 tarihinde yaşanan siyasi hadiseler için ''etme-bulma dünyası'' sözü aklıma geliyor. zira chp genel başkanlığı makamını işgal eden zat sabık genel başkanın kaset skandalı akabinde o koltuğa yerleştirilen bir kimseydi. bu yerleştirmede ise dönemin chp genel sekreteri önder sav isimli zat etkin bir rol oynamış idi. hatta ''önderimiz kemal'' afişleri ile önder sav namzadın chp içerisindeki güçlü konumu tasvir ediliyordu. çok geçmedi ki kemal kılıçdaroğlu önder sav'ı tasfiye ediverdi. gerekçesi ise çok basitti. bir koltuğa iki karpuz sığmazdı. kendisini o koltuğa getireni veya o koltuğa yerleşmesine zemin hazırlayan en etkili şahsı bir hamlede harcamış siyaseten emekli etmişti. yine yakın siyasi tarihimize baktığımızda iyi parti seçimlere giremeyecek durumda iken milletin oyları ile seçilmiş milletvekillerine ''talimat'' verilerek siyasi tarihimize ''milletvekili nakli'' deyimiyle utanç vesikası olarak geçen hadise ile aslında bir nevi meral akşenerin partisi potada tutulmuş oldu. bunu sağlayan kemal beydi. bugün yani 3 mart 2023'de meral akşener tıpkı kılıçdaroğlunun önder sav'a yaptığını yaptı. eee ne dersin ''etme bulma dünyası'' kemal amca.

insaf

hafiz
insaf arapçada ''nısf'' kökünden gelir.bu da ''yarı'' veya ''yarım'' demektir.
demek ki insaf kelimesi bir şeyi tamamen karşı tarafa yüklemek değil meseleyi karşı tarafıyla birlikte düşünmektir. kısaca meselenin sadece tek tarafını değil, iki tarafını da bütünüyle görmeyi,düşünmeyi sağlayabilmektir.buna ''ölçülü tenkid''de diyebiliriz.

metaverse

mad
son zamanlarda teknoloji dünyasında oldukça popüler hale geldi ve birçok insan gelecekteki internet deneyimini şekillendireceğine inanıyor. Metaverse bir tür sanal gerçeklik platformu olarak tanımlanabilir. Bu platformun amacı, kullanıcıları gerçek dünyadan soyutlayarak, tamamen sanal bir dünyaya sokmaktır. Böylece metaverse firmaları kullanıcıların gerçek dünyada sahip olamayacakları deneyimlere sahip olacağını iddia etmekteler. fakat bu süreç kripto paraların düşüşüyle birlikte yükseliş ivmesini kaybetti. işin diğer boyutu olan metaverse üzerinden arsa alan kullanıcılar hayatın gerçekleriyle çok hızlı yüzleştiler :)

nazende

sivri
"nazlı, zarif, incelikli" anlamlarına gelir. Bu kelime genellikle kadın isimlerinde ve edebi metinlerde kullanılır. "Nazenin" kelimesi ile benzer anlamlara sahip olup, Türkçenin zengin sözcük dağarcığından biridir.

pardus

mad
adını anadolu parsından alan tübitak tarafından geliştirilen, tamamen Türkçe bir işletim sistemidir. Türkiye'deki kamu kurumları başta olmak üzere birçok kurum ve kullanıcı tarafından tercih edilmektedir. açık kaynak kodlu bir işletim sistemi olması nedeniyle hem güvenli hem de özgür bir kullanım sunmaktadır. Türk kullanıcıların ihtiyaçlarına özel olarak tasarlanmış bir kullanıcı arayüzü sunmaktadır.

Pardus, bilgisayar kullanıcılarına özgür ve güvenli bir işletim sistemi seçeneği sunarken, Türkiye'nin milli teknoloji hamlesi kapsamında da önemli bir yer tutmaktadır.

https://www.pardus.org.tr/

kahraman maraş

muradi
Ne de güzel demiş şair..
“Kabaran bir çarpıntı oluyor şehir.
Artık yırtarak açtığımız zarflarda
ne kargış, ne infilak
yalnız
koynunda çaresiz, çıplak
isyan işaretleri taşıyan
bir ergen cesedi..”

istiklal marşı

hafiz
İstiklâl Marşımız şu ayet-i kerimenin
ruhunu yansıtır: “Gevşeklik göstermeyin,
üzülmeyin; iman etmişseniz üstün olan
sizsiniz.”Âl-i İmrân, 3/139.

İstiklâl Marşımız, var oluş gayemizi, kim
olduğumuzu ve nasıl var olmaya devam
edeceğimizi öğretir. En son ocağımız sönmeden
bağımsızlığımızın sembolü olan al bayrağımızın
inmeyeceğini haykırır. Şehit kanlarıyla sulanmış
vatan toprağımızın asla düşmana çiğnetilemez
olduğunu telkin eder. Şehâdetleri dinin temeli
olan ezan-ı Muhammedî'nin ebediyen
yurdumuzun üstünde inlemesini niyaz eder. Şu
mısralarla milletimize ebedi istiklâli muştular:
Hakkıdır, hür yaşamış bayrağımın hürriyet;
Hakkıdır, Hakk'a tapan milletimin istiklâl!

tbmm

bulut bey
İstiklal harbini komuta eden gazi meclisimiz. Türkiye büyük millet meclisi türk milletinin bir eseridir. İsmindeki büyük kelimesi bana göre büyük türk milletine atıftır. TBMM, Milletimizin En güzide mefhumu ve kurumudur.

Tekbir, dua ve kurbanlar ile açılmış türk milletine umut olmuştur. Sonraki süreç ayrı bir bahis. Bugünkü durumu da ayrı bir bahistir. Bugün gazi meclisimizde hdp, tip ve sair Türk hasımlarının barınması içimizi yaksa da tbmm bizimdir. Bizim eserimizdir. Allahın izni ile hep bizim kalacaktır.

Taşnak, hınçak, rum milliyetçileri ve sair türk hasımları bu mecliste geçicidir. Elbet bir gün büyük türk milleti bu habisleri tasfiye edecektir.

hdp

hafiz
Hpd - pkk ile aynı yolda yürümek onlarla bir olmak Türk milletine karşı açıkça ihanettir.ihanete göz yuman destek olan iki cihanda rahat edemez.bedel verilerek alınan bu topraklar Türk milletine emanettir. emanete ihanet eden ya münafıktır ya haindir.Allah en doğrusunu bilir.

kurtlar vadisi doğu bey

hafiz

Doğu: Abbas'ı öldürme görevini kimden aldın?
Pala: Devlet sırrı.
Doğu: Ben bilmediğime göre devlet sırrı değil!
Pala: Bilmiyorsan devlet değilsin.
Doğu: Seni doğurtan Ebe Seher'i tanırım! Aklını başına topla!!
Efsane racon :)

düşmanı sevemezsiniz

hafiz
Allah'a ve ahiret gününe inammayan, sizi sevmeyen insanları sevemezsiniz.atalarımızın sözleri kulaklarımızda çın çın ötmesi lazım :"sev seni seveni çoban olsa,sevme seni sevmeyeni Mısır'a sultan olsa."yok efendim üniversitede rektör filanca yerde akademisyen vs nerde ne halt olursa olsun ,sevemezsiniz.

Yani seni seveni sev,başının tacı yap çobanda olsa.seviyor mu Allah'ını, peygamber'ini, vatanını milletini ,bayrağını,marşını? Seviyor mu senin camiini,kabe'ni? Tamam,seviyor.öp başına koy.ne kadar günahları olsada birini sev hiç olmazsa bu yönünü şu yönlerinden dolayı sev dinini vatanını sevmeyeni sevmekten daha iyidir ,hiç olmazsa o günahkar kişi arabada müzik çalarken sürse ezan sesini duyunca müziğin sesini kısıyor veya kapatıyor içinde iman ateşi hala sönmemiş demektir.ötekiler ise ne din ne vatan ne millet sevgisi var ben münafığım diyemiyor ama alttan altta dine müslümanlara saldırıyorlar.

"Sev seni seveni çoban olsa,sevme seni sevmeyeni Mısır'a sultan olsa"

jet imamlar

hafiz
Bu tabiri teravih namazlarını hızlı kıldıranlar için söylenir.bazı kimseler hayret böyle 3 5 dk erken bitiren imamların arkasında kılmayı çok ister.hatta camileri bile dolaşırlar hızlı kıldıranı bulmak için enteresan bi durum ya zaten 5 vakit kılmıyorsun bide üstüne hızlı kıldıran arıyorsun.30 dk teravih namazına dayanamaz saatlerce film,dizi,maç izler.melekleri kayıt ediyor bunlarıda merak etme sen.kardeşim sen ibadet yapıyorsun vakit kısa imiş uzun imiş geç bunları ağır geliyorsa gelme git evinde veya yatsıyı kıl git günaha da girme ibadetin ecrini kaçırma. Teravih ne demek önce bunu öğrenmek lazım
Teravih nedir ?
Sözlükte rahatlatmak, dinlendirmek anlamlarına gelen tervîha kelimesinin çoğulu olan teravih, dinî bir terim olarak, Ramazan ayında, yatsı namazı ile vitir namazı arasında kılınan nafile namaz demektir.

ebter

hafiz
Nesil ve hayırdan kesilmiş.
Allahü teala, Kur'an-ı kerimde mealen buyurdu ki:
(Habibim) gerçekten biz sana Kevser'i verdik. O halde (buna şükür olarak) namaz kıl ve kurban kes. Sana buğzeden, düşmanlık eden yok mu? İşte asıl ebter odur. (Sana gelince Habibim; senin temiz neslin, şan ve şerefin kıyamete kadar devam edecektir.) (Kevser suresi: 1-3)
Resulullah efendimizin Hadicet-ül-Kübra'dan olan son erkek çocuğu vefat edince, As bin Vail'in; "Muhammed ebter oldu" demesi üzerine; Kevser suresi gelerek, Allahü teala As bin Vail kafirine, cevab verdi. (İbn-i Abbas, Taberi, Kurtubi)

türk'ce lugat


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir mecra ve bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin ?

üye ol